Türkiye'nin iklim değişikliğiyle mücadelesinde dönüm noktası olan İklim Kanunu'nun yasalaşmasıyla birlikte, sera gazı emisyonlarının azaltılması ve iklim değişikliğine uyum faaliyetleri tüm sektörlerde öncelik haline geliyor. Bu kapsamda, Konya gibi büyük sanayi şehirlerinde yer alan ve üretim süreçlerinde yüksek enerji tüketimi ile emisyon salımı gerçekleştiren fabrikalar, yeni dönemin en çok etkilenecek aktörleri arasında yer alıyor.

Konya'nın kalbinde yer alan ve şehrin simgelerinden olan Konya Şeker Fabrikası ile Konya Çimento Fabrikaları, İklim Kanunu'nun getirdiği yükümlülüklerle doğrudan yüzleşecek. Kanunla birlikte hayata geçirilecek olan Emisyon Ticaret Sistemi (ETS), bu tür büyük ölçekli sanayi tesislerini yakından ilgilendiriyor. İşletmeler, belirlenen sera gazı emisyon limitlerini aşmaları durumunda ya ek maliyetlere katlanacak ya da emisyon hakları satın almak zorunda kalacak. Bu durum, fabrikaları daha çevreci üretim teknolojilerine yatırım yapmaya ve karbon ayak izlerini azaltmaya zorlayacak.

Konya Seker-1

Şehir Merkezindeki Fabrikalar İçin Dönüşüm Baskısı

İklim Kanunu, doğrudan şehir merkezindeki fabrikaların taşınması zorunluluğunu getirmese de, dolaylı yollardan bu yönde bir baskı oluşturabilir. Kanun, sera gazı emisyon raporlarını süresi içinde sunmayan veya emisyon limitlerine uymayan işletmelere ağır idari para cezaları öngörüyor. Bu cezalar, 500 bin TL'den 10 milyon TL'ye kadar çıkabiliyor ve ihlallerin tekrarı durumunda iki katına kadar artırılabiliyor.

Konya Şeker ve Konya Çimento gibi tesisler için bu durum, ya mevcut konumlarında büyük çaplı modernizasyon ve yeşil teknoloji yatırımları yaparak emisyonlarını düşürme ya da uzun vadede daha uygun, çevresel düzenlemelere uyumlu sanayi bölgelerine taşınma stratejilerini değerlendirme gerekliliğini ortaya koyacak. Özellikle şehir merkezinde olmaları, çevresel etki değerlendirmeleri ve halk sağlığı açısından da ek bir denetim ve baskı unsuru yaratabilir.

Geçtiğimiz dönemde Konya'daki bazı fabrikaların şehir dışına taşınması gündeme gelmiş olsa da, Konya Şeker Fabrikası yetkilileri, tesisin mevcut yerinde kalacağı ve modernizasyon çalışmalarıyla faaliyetlerini sürdüreceği yönünde açıklamalarda bulunmuştu. İklim Kanunu'nun getirdiği yeni yükümlülükler, bu tür kararların alınmasında çevresel uyumluluk faktörünün ağırlığını artıracak.

Konya Cimento-1

Yerel Yönetimlerin ve İl İklim Değişikliği Kurullarının Rolü

Kanunla birlikte her ilde vali başkanlığında kurulacak olan İl İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulları, yerel düzeyde iklim politikalarının belirlenmesi ve uygulanmasında kilit rol oynayacak. Bu kurullar, Konya'daki sanayi tesislerinin çevresel performanslarını yakından takip edecek, emisyon azaltım hedeflerine ulaşmaları için yönlendirmelerde bulunacak ve gerekli denetimleri gerçekleştirecek.

Konya'nın sanayi geleceği, bu kanunla birlikte önemli bir yol ayrımına giriyor. Fabrikalar, sadece ekonomik karlılıklarını değil, aynı zamanda çevresel sürdürülebilirliklerini de önceliklendirmek zorunda kalacak. Bu süreç, Konya'nın sanayi yapısında köklü değişimlere yol açarken, daha yeşil ve sürdürülebilir bir üretim modeline geçişi hızlandırabilir.