Hazine ve Maliye Bakanlığı, her yıl kamuya milyarlarca liralık zarar veren sahte belge düzenleme ve kullanma fiillerine karşı önlemlerini sıkılaştırıyor. Vergi Denetim Kurulu (VDK), sahtecilikle mücadele için 1 Ekim 2025 itibarıyla çok daha sert politikaları hayata geçirmeye hazırlanıyor. Bakan Mehmet Şimşek'in duyurduğu yeni dönemde, vergi kaçakçılığı fiillerine üç kat vergi ziyaı cezası uygulanması, teminat istenmesi ve yapay zekâ destekli denetimler öne çıkıyor.
"Bilmiyordum" Dönemi Sona Eriyor
Yeni düzenlemenin en dikkat çeken maddesi, sahte belge kullanan mükellefler hakkında artık “bilmeden kullandığına” yönelik değerlendirmelere son verilmesi. Artık, bir mükellefin sahte belgeyi “bilerek” kullandığı varsayılacak. Bu yeni yaklaşım, sahte belge kullananların büyük bir bölümünün vergi kaçakçılığı kapsamında işlem görmesine ve üç kat vergi ziyaı cezası ödemesine yol açacak. Bu değişiklik, mükelleflerin ticari faaliyetlerinde belge kontrolünü çok daha sıkı yapmalarını zorunlu kılacak.
Teminat ve İhtiyati Haciz Uygulaması
Sahte belge kullandığı tespit edilen mükelleflerden, kamu alacağının güvence altına alınması için teminat istenecek. Özellikle riskli görülen ve geçmişinde bu tür fiillere karışmış mükellefler bu uygulamanın hedefinde olacak. Teminat gösteremeyenler için ise ihtiyati haciz uygulanması gündeme gelebilecek. Bu tedbir, devlete ait alacakların tahsilini güvence altına almayı amaçlıyor.
Yapay Zeka ile Anında Tespit
VDK'nin Risk Analiz Merkezi'nde kullanılan KURGAN Sistemi, mal ve hizmet alım-satım işlemlerinin gerçekliğini analiz ederek sahte belge kullananları hızla tespit edecek. Yapay zeka ve makine öğrenmesi algoritmaları sayesinde aylar süren inceleme süreçleri artık kısa sürede tamamlanacak. Denetim ekipleri, sistemin riskli gördüğü mükellefleri anında denetleyecek, depo envanterlerini ve ticari kayıtlarını kontrol edecek. Bu sayede, sahte belge düzenleyerek organize bir şekilde suç işleyenler de para aklama boyutuyla ele alınacak ve hızla cezalandırılabilecek.
Faal Firmalara Yoğunlaşılacak
VDK ekipleri, denetimlerde artık kapanmış işletmeler yerine faal firmalara odaklanacak. Mükelleflerin cari dönem belgeleri de geçmiş dönem işlemleri gibi titizlikle incelenecek. Para hareketleri ve fiili envanter sayımları gibi yöntemlerle sahte belge kullandığı kanıtlanan mükelleflere, uzun süreli bir denetim süreci olmaksızın doğrudan işlem tesis edilecek.
Bu yeni düzenleme, hem sahte belge düzenleyenlere hem de bunları kullananlara karşı topyekûn bir mücadele başlatıldığının sinyallerini veriyor. Mükelleflerin, 1 Ekim’den itibaren ticari işlemlerinde daha dikkatli olması, faturaların gerçekliğini sorgulaması ve riskli işlemlere karşı tedbir alması büyük önem taşıyor.



